Nahl / 90. Ayet.Arapçası:إِنَّ اللَّهَ يَأْمُرُ بِالْعَدْلِ وَالْإِحْسَانِ وَإِيتَاءِ ذِي الْقُرْبَىٰ وَيَنْهَىٰ عَنِ الْفَحْشَاءِ وَالْمُنْكَرِ وَالْبَغْيِ ۚ يَعِظُكُمْ لَعَلَّكُمْ تَذَكَّرُونَ OKunuşu:İnna
(A)llâhe ye/muru bil’adli vel-i
hsâni ve-îtâ-i żî-l
kurbâ veyenhâ ‘ani-lfa
hşâ-i velmunkeri velbaġy
(i)(c) ya’i
zukum le’allekum teżekkerûn
(e)Meali: Muhakkak ki Allah, adaleti, iyiliği, akrabaya yardım etmeyi emreder, çirkin işleri, fenalık ve azgınlığı da yasaklar. O, düşünüp tutasınız diye size öğüt veriyor.
Tefsiri:“Allah, şüphesiz adâleti, iyilik yapmayı, yakınlara bakmayı emreder; hayasızlığı, fenalığı ve haddi aşmayı yasak eder. Tutarsınız diye size öğüt verir.”Muhakkak ki Allah adâleti emreder. Her şeyi yerli yerinde tutmayı, yerli yerince kullanmayı emreder. Kendinizi ve eşyayı Allah’ın yarattığı gaye istikâmeti tutmayı, kullanmayı emreder. Kendinizi ve eşyayı Allah’a kulluk ortamında tutmanızı emreder. İhsanı, Allah’ı görüyormuşçasına O’na kulluğu, sürekli O’nun kontrolü altında olduğunuzu unutmadan bir hayat yaşamanızı emreder. Ana babalarınıza karşı, çoluk çocuklarınıza karşı, akraba ve tüm insanlara karşı münâsebetlerinizi kendi istediği gibi ayarlamanızı emreder. Yakınlarınıza, akrabalarınıza karşı sahip olduklarınızdan vermenizi emreder. Cömert olmanızı, paylaşmadan yana olmanızı ister.
Ve sizi fahşadan, münkerden ve azgınlıktan, haddi aşmaktan, Allah’ın sınırlarını tecavüzden, Allah’ın yasalarını çiğneyip kendi hevâ ve hevesleriniz istikâmetinde bir hayat yaşamaktan da nehy eder. Tüm kötülüklerden, hayasızlıklardan, ahlâksızlıklardan ve aşırılıklar-dan sizi men eder. Umulur ki tezekkür edersiniz, tefekkür edersiniz, bu Allah uyarılarını hafızalarınızda canlı tutup hayatınızı bunlarla düzenlersiniz, Allah için bir hayat yaşayasınız.
Evet işte Allah’a kulluğun, Allah için bir hayat yaşamanın, Allah kontrolünde olmanın, Allah’ı görüyormuşçasına O’na kul olmanın yasaları bunlardır. Adâlet, ihsan, akrabaya vermek, fuhşiyatın, mün-keratın, ahlâksızlığın her türlüsünden, azgınlığın, bâğîliğin, haddi aş-manın, sınırları çiğnemenin, Allah’a isyanın her türlüsünden uzak dur-mak.