Orhan ŞANLIER
orhansanlier@hotmail.com
16/02/2013 ÖRNEK BELEİYE BAŞKANI İsmini,belediyesini ve partisinin adını vermeyeceğimiz örnek bir belediye başkanından sizlere bahsetmek istiyorum. Söz konusu belediye başkanı seçildiği ve göreve başladığı ilk günlerde tebrik ziyaretlerinin hemen ardından beraber çalışacağı memur ve işçi kadroları ile tanışma toplantıları tertip etmiş, partisinin kadrosunun ve kendinin çalışma prensipleri ilkeleri ve hedefleri noktasında bilgilendirmelerde bulunmuştu. İlk günlerde bir önceki dönemin bürokratlarına dokunmamış farklı ve değişik kişi ve alanlardan edindiği istihbarat çalışmaları sonucunda değiştirmek istediği kadrolara düşündüğü yeni isimleri sessiz ve derinden planlayarak onların hakkında da detaylı bilgiler edinmiş ve atmalarını bu kritere göre yaparak kadrosunu oluşturmuştu.Belediye başkanı her gün mesai saati başlangıcında personeli ile beraber belediyeye gelir,yolda gördüğü memuru –işçiyi makam arabasına alır, bazı sabahlar makamına uğramadan servisleri ziyaret eder kendinden yaşça küçük olanlara evladım, büyük olanlara arkadaşlar günaydın, nasılsınız diye hitaplarda bulunur,Onların halini hatırını ,bir isteklerinin olup olmadığını, işlerin nasıl gidip gitmediğini sorar ,onlarla sohbet eder,kimi zaman onlarla sabah çayını yudumlar, hayırlı işler dileyerek makamına geçerdi.Randevu saatleri rutin olarak ayarlı idi. Her isteyene kim olduğuna bakmadan sırası ve acili yetine göre randevu verirdi.Zaten yardımcıları,müdürler ve personel vatandaşın işini görür çoğu zaman başkana çıkmaya gerek bile kalmazdı.Öğle yemeğini zaman zaman personeli ile beraber yerdi. Yemekte farklı masalara oturur ve memurlarla sohbet imkânı yakalardı. Günün diğer kısımlarında iştirak edilecek tören,cenaze,program,ziyaret gibi faaliyetlere ayrım yapmadan katılır kalan zamanında makamında diğer resmi işleri takip ederdi. Mesai bitiminde her akşam yardımcıları ile günün kırıtiğini yapar ertesi gün planlarını gözden geçirirlerdi. Yardımcıları dahil tüm personel evlerinde istirahate çekildiklerinde o bir programı yoksa kalan randevuları eritmeye çalışırdı.Zaman zaman sokaklara çıkar,yakın mesafelerde makam arabasını kullanmaz yaya yürür ve esnaf ile vatandaş ile sohbetler eder,dernekleri,sendikaları,vakıfları ziyaret eder, kimi zaman ayakta kimi zaman bir çay içimi süresince onların dertlerini dinler,projelerini anlatır,önerilerini notlar alırdı.Yörenin vatandaşlarıyla her ay düzenli şekilde herkese ve her fikre açık toplantılar tertip eder,astlarıyla beraber halka ayda bir hesap verirdi. Müdürleri ile her on beş günde bir toplanır personeli ile üç ayda bir toplantı yapardı. Toplantılar öylesine şeffaf demokratik katılımcı ve güven sağlayıcı ortamlarda yapılırdı ki herkes her konuda katılım ve katkı noktasında çok rahat hissederdi. Kendisine söylenenlere ve duyumlara ilk anda asla itibar etmez konuyu tarafların dinlemek suretiyle iyice inceledikten sonra bir karar verirdi İlk yaptığı personel toplantısında da eldeki pastayı beraber ürettiklerini bu pastanın hep beraber çalışarak ve özveride bulunarak büyütülmesi durumunda pastadan alınacak payların üretimden gelen hak olarak büyüyeceğini söylemişti. Daha sonraki aylarda bu söylemi fiiliyata geçmiş ve imkanlar dahilinde personele ayni ve nakti yardımlar sağlanmıştı.İç memnuniyet olmadan dış memnuniyetin olmayacağına çok iyi inanırdı.Gün geçtikçe personeli arasında sevgisi öyle çoğalmış motivasyon öylesine artmıştı ki artık mesai bitiminde bile personel gönüllü olarak çalışmalara kalır olmuştu.Yöresindeki varlıklı iş adamı ve aileler arasında da çok sevilir ve sayılır olmuştu.Onlardan yardımlar alır bunları insan onuruna yakışır bir şekilde çoğu kez kendinin de katıldığı faaliyetlerle ihtiyaç sahiplerine dağıtırdı.İhtiyaç sahibi ailelerin öğrenci çocuklarına burs sağlar,yardım almak için belediyesine başvuran kimseyi bir şekilde boş geri çevirmezdi. Canımız dahil her şeyin bize emanet olduğunu,personele sürekli hatırlatır,personelinde kendinin de buralarda emanetçi olduğunu emanete hıyanet edilmemesini söyler asla gurur ve kibir yapmaz,bütçenin bir kuruşunun çar çur edilmesine müsaade ettirmez,belediye birimlerinin hiç birinde yolsuzluk ve hırsızlığa asla müsamaha göstermezdi.Yönettiği tüm insanlara eşit davranır,partizanlığı belediye kapısından içeri sokmazdı.Hak edene hak ettiğinin verilmesi en titiz olduğu huylarından biriydi.Bayramlarda personelini ziyaret eder,onlarla bayramlaşır,bayram ödeneklerini hiç aksatmazdı.Bu konularla ilgili çıkan Sayıştay zimmetlerine,ben doğru gördüğümü yaptım deyip, güler geçerdi.Yörenin insanlarının taleplerine,bu benim işim değil demez partisinin ilgililerini,diğer kurumların bürokratlarını arayarak çözümler üretmeye çalışırdı.Sivil toplum örgütlerine ,sendikalara,diğer partilerin örgütlerine değer verir,sahalarında alınacak her karar için mutlaka görüşlerine başvururdu.Zaman zaman habersizce çalışmaları arazide bizzat denetler,eksik ve gedikleri sorumluları uyararak gidermeye çalışırdı.Nasıl ,size de tanıdık geldi değil mi ?Bana çok içimizden biri gibi geldi de…
|
Devamı 
