Orhan ŞANLIER orhansanlier@hotmail.com
16/02/2013 DOĞRULUK,DÜRÜSTLÜK Bu aralar etrafımızda çokça konuşulmaya başlandı.Falanca şöyle böyle ama çok dürüst,filancanın şu eksileri var ama çok doğru bir adam…Doğruluk,dürüstlük.Bu haftaki yazımızın konusu bu değişken kavram.İnsanların bulundukları ortam,yaşadıkları toplum,inandıkları değerler,taşıdıkları kültürel ve ahlaki olgular,bilgi ve birikim donanımları gibi pek çok faktöre göre değişim gösteren;insan olmamızın en önemli göstergelerinden ve aslında birbirini tamamlayan iki kelimeli tek bir kavram.Nedir ve neye göredir doğru,dürüst olmanın ölçüsü.Hakkında kitaplar oluşturacak kadar geniş bir inceleme alanına sahip bu konuda,köşemizin imkanları ölçüsünce bu soruya cevap arayalım hep beraber.Paraya pula ihtiyacı olmayacak kadar geniş imkanlara sahip bir bireyin kamu görevini icra ederken halk tabiriyle avanta yada rüşvet almaması doğruluğun,dürüstlüğün tek başına göstergesi olabilir mi sizce.Elindeki imkanları yasadışı bile olmasa şahsı ve ailesi için sonuna kadar kullanıp gücüne güç katmak,hep bana demek dürüstlük mü sizce.Yasa dışı istekleri çoğunlukla reddetmek ama geliş kaynağına yada arkasındaki güce göre bazen tavizler vermek dürüstlük ve doğruluğun göstergesi midir sizce.Yüzüne karşı eleştirilere kapalı olup övgülere açık olmak mı yoksa dürüstlük ve doğruluk.Kendine emanet edilen yetki ve gücü sana o emaneti verenler için değil,üç buçuk kişi için kullanmak mı yoksa.Hak edene hak ettiklerini vermeyip,hak etmediği muameleleri hak etmeyen insanlara sunmak mı doğruluk ve dürüstlük.Taşın altına elini sokmamak,sırtına yük almamak ve sonrada en az hata yaptım diyerek doğruluk ve dürüstlükten dem vurmak mı.İnsanlara tepeden bakmak,onları hor ve hakir görmek,böbürlenmek,gururlanmak mı doğruluk ve dürüstlük.Gelip geçici dünyada üç kuruşluk menfaatler için yanlışlara,talimat aldım ne yapayım,ses çıkarırsam şöyle olur böyle olur hesapları yaparak sus pus olmak,aklını vicdanını kiraya vererek rant elde etmek mi yoksa.Yoksa hatalarına bile düzeltilmek üzere sahip çıkabilecek,dışa açık,gelişim yönünde değişimci,aklını ve nefsini kiraya vermemiş özgür düşünceye sahip,bireysel değil sosyalleşmiş,sorumluluk taşıyan,sorumluluklarını insan olmasından aldığını kabul eden,şahsiyetli ve kişilikli bir kimlik oluşturmuş,birey;adam,adam gibi adam ( bayanlar da dahil ) doğru ve dürüsttür.Aç kaldığı için bir lokma ekmeği çalan,ikinciye elini uzatmayan mı daha doğru.Bulduğunu olmayanlarla paylaşan,güldürdüğü bir yüzden zevk alan,hak edene hak ettiğini sunan,yanlışlara karşı çıkmanın bedelini ne olursa olsun ödemeyi göze almış dimdik duruş, “HAKSIZLIKLAR KARŞISINDA SUSAN DİLSİZ ŞEYTANDIR” hükmüne riayet eden gür bir ses,yazan bir kalem mi doğru ve dürüst.Kaçınılmaz olarak yapmak zorunda kaldıkları için bile muhataplarına adil davranan,yanlışlarında dahi adil olan,alçakgönüllü,büyüdükçe küçülen mi daha doğru.Gelin beraber karar verelim.Kutlu bir söz “doğrular insanlığın yitik malıdır,nerde bulursanız alınız” der.Bu sözler önce kendime,sonra muhataplarına…Herkesin hissesince.
|